Genel Olarak
Güzel bir düğün ve mutlu hayallerle başlayan birçok evlilik maalesef mahkemelerin duruşma salonlarında sona ermektedir. Boşanma aşamasına gelen çiftlerin üzerinde tartıştığı konulardan birisi de düğünde takılan takıların kimde kalacağı sorunudur. Bu konu uygulamada da tartışılmış ve Yargıtay verdiği kararlar ile mahkemelere yol göstermiştir.
Ziynet alacağı davası ile ilgili tüm sorularınızı Bursa Avukat ve Bursa Aile Hukuku Avukatı Av. İrfan Şengül’e sorabilirsiniz.
Ziynet Nedir?
Ziynet, kelime anlamı olarak süs demektir. Ancak biraz daha geniş bir tanım yapmak gerekirse, ziynet eşyasını, altın, gümüş gibi kıymetli madenlerden yapılan ve insanlar tarafından takılan süs eşyası olarak tanımlayabiliriz. Ziynet eşyası denince akla ilk olarak altın gelse de; gümüş, elmas, yakut, inci gibi takı olarak tasarlanan kıymetli eşyalarda ziynet kapsamındadır. Bu tarz kıymetli madenler kullanılarak uygulamada, bilezik, küpe, yüzük, kolye, gerdanlık gibi çok çeşitli ziynet eşyaları yapılmaktadır.
Ziynet Alacağı Davası Nedir?
Ziynet alacağı davası, eşlerin veya yakınlarının diğer eşe düğün vesilesiyle hediye etmiş olduğu değerlerin geri verilmesi talebiyle açtıkları davadır. Yukarıda açıklandığı üzere ziynet eşyasından maksat kıymetli madenlerden yapılan ve insanlar tarafından bilezik, kolye veya küpe gibi takılan süs eşyasıdır. Ancak uygulamada düğünde hediye edilen çeyrek, yarım veya tam altın gibi takılar da bu dava ile istenebilmektedir. Normalde bu tarz altınlar süs eşyası olarak insanların üzerlerinde taşıdıkları bir eşya değildir. Daha çok yatırım amaçlı kullanıldıkları herkesçe bilinse de yargı kararlarıyla bu şekildeki altınlarında istenebileceği belirtilmiştir. Hatta düğünlerde bazen normal para da takılabilmektedir. İşte bu şekilde takılan paralar bile ziynet alacağı davasının konusunu oluşturabilmektedir. Dolayısıyla yargı kararlarında ziynet kavramı çok geniş yorumlanmıştır. Asıl anlamı olan süs eşyasından normal altına ve dahi verilen paralara kadar düğün vesilesiyle takılan değerli her türlü eşya bu davaya konu olabilmektedir.
Ziynet Eşyaları Nasıl Paylaşılır?
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 04.03.2020 tarihinde verdiği karar ile bu konuda önemli bir değişiklik getirmiştir. 2017/3-1040 Esas ve 2020/240 Karar sayılı içtihata göre düğünde erkeğe takılan “kadına özgü” olmayan takılar artık erkeğe de verilebilecektir.
Bu karardan önce genelde düğün sırasında hangi eşe takıldığı fark etmeksizin, takılan tüm takılar (bilezik, çeyrek, tam vb. tüm altınlar), kadına bırakılmaktaydı. Ancak artık takılan takıların kime takıldığı ve takının niteliğine göre bir ayrım yapılacaktır.
Yargıtay’ın bahse konu kararından sonra şu anda mahkemelerin verdiği kararlarda yapılan uygulama şu şekilde olmaktadır:
- Erkeğe takılan ziynet eşyalarının sadece ‘kadına özgü’ olanları kadına ait sayılmakta, ‘Kadına özgü’ olmayan ziynet eşyası yani cumhuriyet altını, yarım altın, çeyrek altın, gram altın vs. veya takılan paralar ‘erkeğe’ ait sayılmaktadır.
- Erkeğe takılan ziynet eşyaları ‘kadına özgü’ olsa bile (bilezik, küpe, gerdanlık gibi) erkek eş, bu konuda ‘yerel adet’ olmadığını iddia ve ispat ederse ‘kadına özgü’ olanlar da erkeğe verilebilmektedir.
- Kadına takılan her türlü ekonomik değeri olan şey yine kadına ait olmaktadır.
- Sandığa konulan ziynet eşyası ve paralar ‘taraflardan birine takılmadığı için’ eşit olarak paylaşılmaktadır.
- Eşler arasında paylaşım konusunda bir anlaşma varsa paylaşımda ‘anlaşma kuralları’ uygulanmaktadır.
Ziynet alacağı davası konusunda daha fazla bilgi almak için Bursa’da faaliyet gösteren Bursa Aile Hukuku Avukatı Av.İrfan Şengül’e, info@avirfansengul.com e-mail adresinden veya iletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
