Genel Olarak
İşçinin en temel haklarından birisi ve belki de birincisi ücret hakkıdır. Ancak bunun yanında işçinin başka da önemli hakları bulunmaktadır. İşçi normal mesai günlerinde ve saatlerinde çalışmakla ücret alacağına hak kazanırken fazla mesai yaparsa, hafta sonu veya bayram günleri çalışırsa normal hakedişinin üstüne fazladan ücrete hak kazanmaktadır. Bu nedenle bu hakların ayrı ayrı incelenmesi gerekmektedir.
Bursa Avukat ve Bursa İş Avukatı olarak işçinin ücret alacağı ve diğer alacakları ile ilgili tüm sorularınız için uzman avukat kadromuzdan hukuki destek alabileceğinizi belirtmek isteriz.
Ücret Alacağı Nedir?
İşçinin ücret alacağı İş Kanunu’nun 32. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. Ücret iş sözleşmesinin esaslı unsurlarından biri olmakla, işçinin yaptığı iş karşılığında işveren tarafından sağlanan para ile ödenen tutardır. Ücret en geç ayda bir ödenir. İş sözleşmelerinin sona ermesinde, işçinin ücreti ile sözleşme ve Kanundan doğan para ile ölçülmesi mümkün menfaatlerinin tam olarak ödenmesi zorunludur.
İşçinin ücret alacağını talep etmesi için iş akdinin sona ermiş olması gerekmez. İş akdinin devamı sırasında da işçi ödenmeyen ücret alacaklarını işverenden talep etme hakkına sahiptir. Ücret miktarının ispat yükü işçiye ait iken, ücretin ödendiğinin ispat yükü ise işveren üzerindedir. Ücret alacaklarında zamanaşımı süresi 5 yıldır. Bu 5 yıllık zamanaşımı süresi ücret alacağının doğması ile işlemeye başlar.
Yıllık İzin Ücreti Alacağı Nedir?
Anayasamızın 50. Maddesinde, çalışanların dinlenmehakkı “Dinlenmek, çalışanların hakkıdır” hükmüyle güvenceye altına alınmıştır. Bu anayasal güvence doğrultusunda 4857 sayılı İş Kanunu’nda “yıllık ücretli izin hakkı” düzenlenmiştir. Buna göre yıllık izin, iş yerinde işe başladığı günden itibaren en az bir yıl çalışmış olan çalışanlara verilen yıllık ücretli izin süresidir. Çalışanın deneme süresi de söz konusu bir yıla dahildir. Bununla birlikte bir yıllık sürenin başlangıcı iş sözleşmesinin yapıldığı gün değil, işçinin işe başladığı gündür.
4857 sayılı İş Kanununda yıllık izin süreleri, işçilerin işyerindeki hizmet sürelerinin uzunluğu ve yaşları esas alınmak üzere belirlenmiştir. Kanunun 53. maddesine göre;
- Bir yıldan beş yıla kadar (beş yıl dâhil) olanlara 14 günden az olamaz.
- Beş yıldan fazla on beş yıldan az olanlara 20 günden az olamaz.
- On beş yıl (dâhil) ve daha fazla olanlara 26 günden az olamaz.
- İş Kanunun 53. Maddesinin 5. Fıkrasına göre 18 ve daha küçük yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresinin 20 günden az olamaz.
- İş Kanunun 53. Maddesinin 5. Fıkrasına göre 50 ve daha yukarı yaştaki işçilere verilecek yıllık ücretli izin süresinin 20 günden az olamaz.
İş Kanunun 56. Maddesine göre yıllık ücretli izin işveren tarafından bölünemez. Ancak yukarıda gösterilen izin süreleri, işçi ve işverenin anlaşmasıyla bir bölümü on günden aşağı olmamak üzere bölümler halinde kullandırılabilir. Yine aynı maddenin içinde yer alan düzenlemeye göre “ İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemez.” Yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmaz.
6098 sayılı Borçlar Kanuna tabi işçiler için yıllık ücretli izin Kanunun 422- 425. Maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu Kanunun 422. Maddesine göre “İşveren, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yılda en az iki hafta ve on sekiz yaşında küçük işçiler ile elli yaşından büyük işçilere de en az üç hafta ücretli izin vermekle yükümlüdür.” hükmüne yer verilmiştir. Borçlar Kanunun 423. Maddesinde ise işverene yıllık izin süresinden indirim yapabilme imkânı tanınmıştır. Kanunun 423. Maddesi uyarınca “İşçi, bir hizmet yılı içinde kendi kusuruyla toplam bir aydan daha uzun bir süreyle hizmeti yerine getirmediği takdirde işveren, çalışılmayan her tam ay için, yıllık ücretli izin süresinden bir gün indirim yapabilir.”
İşten Ayrılma Durumunda Yıllık İzin Alacağı Nasıl Ödenir
4857 sayılı İş Kanunun 59. Maddesinde, “İş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücreti, sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Bu ücrete ilişkin zamanaşımı iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren başlar. İşveren tarafından iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde 17. maddede belirtilen bildirim süresiyle, 27. madde gereğince işçiye verilmesi zorunlu yeni iş arama izinleri yıllık ücretli izin süreleri ile iç içe giremez.” denmektedir. Uygulamada da Yıllık izin sürelerine ait ücret işçinin son brüt ücreti üzerinden hesaplanır.
İşçi hak edip de kullanamadığı yıllık izin süresine ait ücreti ancak iş akdinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde isteyebilecektir. İşçinin iş akdi devam ederken kullanmadığı izin günlerine karşılık ücretini talep edemez.
Ulusal Bayram ve Genel Tatil Ücreti Alacağı Nedir?
Ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları İş Kanunu’nun 47. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; İş Kanunu kapsamına giren işyerlerinde çalışan işçilere, kanunlarda ulusal bayram ve genel tatil günü olarak kabul edilen günlerde çalışmazlarsa, bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücretleri tam olarak, tatil yapmayarak çalışırlarsa ayrıca çalışılan her gün için bir günlük ücreti ödenir.
Ulusal Bayram ve Genel Tatil günleri şunlardır; 1 Ocak Yılbaşı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 1 Mayıs İşçi Bayramı, 19 Mayıs Gençlik Bayramı, 15 Temmuz Demokrasi Günü, 30 Ağustos Zafer Bayramı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, Ramazan ve Kurban Bayramıdır.
İşçinin yukarıda sayılan tatil günlerinde tatil yapmayarak çalışması durumunda işverenin işçiye çalışılan her gün için ayrıca bir günlük ücret ödemesi gerekir. İş akti sürerken de işverenden UBGT alacakları talep edilebilir.
Fazla Mesai Ücreti Nedir?
İş Kanunu’nun 63.maddesinde ‘Genel bakımdan çalışma süresi haftada en çok kırk beş saattir. Aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerlerinde haftanın çalışılan günlerine eşit ölçüde bölünerek uygulanır.’ hükmü yer almaktadır. Çalışma şekli ne olursa olsun bu süre haftalık 45 saatten fazla olamaz. İşçiye fazla çalıştırma yaptırabilmek için işçinin onayının alınması şarttır. Günlük çalışma süresi en fazla 11 saattir. Gece çalışmalarında ise bu süre 7,5 saat olarak uygulanmaktadır. Günlük belirtilen çalışma bu saatlerden fazla olursa, haftalık 45 saati aşmasa dahi fazla çalışma sayılır. Dolayısıyla fazla çalışma; işçinin haftalık 45 saati aşan çalışmasını ifade eder.
İşyerinde 45 saatten az süreli çalışma kararlaştırılmış ise – örneğin sözleşmeyle haftalık 40 saatlik çalışma kararlaştırılmışsa – 40 saat ile 45 saat arasında geçen 5 saatlik çalışma süresi fazla sürelerle çalışma olarak değerlendirilir.
Kanunen Fazla Mesai Ücreti; haftalık çalışma süresi 45 saat olan işyerlerinde normal mesai ücretinin %50 fazlasıdır. Ancak eğer haftalık çalışma süresi 45 saatin altında kararlaştırıılmış ise 45 saate kadar olan fazla mesailerde mesai ücretinin %25 fazlası, 45 saati aştığı takdirde ise %50 fazlası olacaktır. Yani örnek vermek gerekirse iş yerinde haftalık çalışma süresi 45 saatse ve fakat işçi 50 saat çalışmışsa 5 saatlik fazla çalışması için normal mesai ücretinin %50 fazlasını alacaktır. Eğer haftalık çalışma süresi 40 saatse ve işçi 50 saat çalışmış ise 40-45 saat arası olan 5 saat için %25 zamlı, 45-50 saat arası olan 5 saat için %50 zamlı mesai ücreti alacaktır.
Fazla mesai alacaklarının talep edilebilmesi için iş akdinin feshedilmesi gerekmeyip, iş akdinin devam ettiği zaman diliminde de işverenden fazla mesai alacakları talep edilebilmektedir.
Hafta Tatili Ücreti Nedir?
Hafta tatili İş Kanunu’nun 46. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; İş Kanunu kapsamına giren işyerlerinde, işçilere tatil gününden önce 63 üncü maddeye göre belirlenen iş günlerinde çalışmış olmaları koşulu ile yedi günlük bir zaman dilimi içinde kesintisiz en az yirmi dört saat dinlenme (hafta tatili) verilir. Çalışılmayan hafta tatili günü için işveren tarafından bir iş karşılığı olmaksızın o günün ücreti tam olarak ödenir.
İşçilerin kanunen haftanın 7 günlük zaman dilimi içerisinde kesintisiz en az 24 saat (1 gün) dinlenme yani hafta tatili hakkı vardır. İşçi dinlenerek geçirdiği hafta tatiline ait ücretini çalışmadığı halde alacaktır. Bu ücret, işçi çalışmadığı halde ödenmesi gereken bir ücrettir. Ancak işçi hafta tatilinde de çalışırsa (yani haftanın 7 günü de çalışırsa) çalışmadan hak ettiği hafta tatili ücreti olarak bir yevmiye ve bu çalışması fazla çalışma olarak değerlendirildiğinden artı olarak bir buçuk yevmiye olmak üzere toplam iki buçuk yevmiye ödenmesi gerekmektedir.
İkramiye Alacağı Nedir?
İş hukukunda ikramiye, işverenin işçilere yaptıkları işten duydukları memnuniyeti veya işçi-işveren bağlılığını belirtmek için bazı özel vesilelerle verdiği ek ücrettir. İş hukukunda ikramiye ödemesi yapılan bu özel vesileler yılbaşı, bayram, işyerinin kuruluş yıldönümü, işçinin evlenmesi, doğumu vb olabilir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 405. Maddesine göre; İşveren, bayram, yılbaşı ve doğum günü gibi belirli günler dolayısıyla işçilerine özelikramiye verebilir. Ancak, işçilerin ikramiyeyi isteme hakları bu konuda anlaşmanın veya çalışma şartının ya da işverenin tek taraflı taahhüdünün varlığı halinde doğar. Hizmet sözleşmesi ikramiyenin verildiği dönemden önce sona ermişse, ikramiyenin çalıştığı süreye yansıyan bölümü ödenir.
Ücret ve diğer işçi alacakları davası çok önemli ve teknik bir davadır. Bu davalar işçi alacakları olarak bir bütün olarak açılır. Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile diğer ücret alacaklarının hepsi aynı davada tek bir dilekçe ile istenebilir. Bu nedenle herhangi bir hak kaybı yaşamamak için alanında uzman bir avukattan destek almak çok faydalı olacaktır. Bu bağlamda konuyla ilgili daha fazla bilgi almak için Bursa’da faaliyet gösteren Bursa İş Hukuku Avukatı Av.İrfan Şengül’e, info@avirfansengul.com e-mail adresinden veya iletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.