Tenkis Davası

Tenkis Nedir?

Tenkis, kelime anlamıyla eksiltme, düzeltme veya azaltma anlamına gelmektedir. Bu kavram miras hukukunda kullanıldığında, miras tenkisi ifadesiyle miras bırakanın ölümünden önce yaptığı tasarruflar nedeniyle miras olarak kalacak malvarlığındaki eksilmenin giderilmesi veya düzeltilmesi anlamına gelmektedir.  

Bursa Avukat ve Bursa Miras Avukatı olarak tenkis davası ile ilgili tüm sorularınız için uzman avukat kadromuzdan hukuki destek alabileceğinizi belirtmek isteriz.

Tenkis Davası Nedir?

Bir mirasçının, miras bırakanın yapmış olduğu çeşitli tasarruflarla saklı payını ihlal ettiğini iddia ederek yasal saklı payını talep ettiği davalara mirasta tenkis davası denir. Burada mirasçı olan kişi, miras bırakanın vefat etmeden önce yapmış olduğu bazı mal varlığı devirleri veya bağışları ile kendisine miras olacak mal varlıklarının yasal saklı payını ihlal edecek şekilde eksiltildiğini iddia ederek bu eksilmenin düzeltilmesini ve kendisine saklı payının verilmesini talep etmektedir. Bu davayı anlamak için öncelikle kısaca saklı pay kavramına değinmek faydalı olacaktır.

Yasal Mirasçılar Kimlerdir ve Miras Oranları Ne Kadardır?

Hukuk sistemimizde, yasal mirasçılar zümre sistemine göre belirlenir. Bu sistem üç dereceden oluşur ve miras paylaşımında yasal mirasçı olabilmek için, bu derecelerden birinde yer almak gerekir. İlk derecede mirasçı bulunmaması durumunda, miras sırası ikinci derecedeki mirasçılara, orada da kimse yoksa üçüncü derecedeki mirasçılara geçer. Bu süreçte, hayatta kalan eş de bu mirasçılarla birlikte mirasa dahil olur. Eğer herhangi bir derecede mirasçı varsa miras diğer zümreye geçmez.

Zümre sistemine göre mirasçıları belirlemek için şu kriterler kullanılır:

  1. Birinci derece mirasçılar, miras bırakanın altsoyu, yani çocukları ve torunlarıdır. Eğer bir çocuk ölmüşse, onun yerini kendi altsoyu alır, yani miras bırakanın torunu mirasçı olur.
  2. İkinci derece mirasçılar, miras bırakanın anne-babası, kardeşleri ve yeğenleridir. Eğer miras bırakanın altsoyu yoksa, anne-baba mirasçı olur. Anne-baba ölmüşse, kardeşler halefiyet ilkesine göre mirasçı olur, ancak bir kardeş ölmüşse, onun altsoyu yani yeğenler mirasçı olur.
  3. Üçüncü derece mirasçılar ise büyükanne ve büyükbabalardır. Eğer miras bırakanın anne-babası ve onların altsoyu yoksa, büyükanne ve büyükbabalar eşit olarak mirasçı olur. Eğer üçüncü derecede de mirasçı kalmamışsa ve hayatta kalan eş de yoksa, miras devlet hazinesine geçer.

Sağ kalan eş herhangi bir derece mirasçısı değildir. Hangi derecenin mirasçılık hakkı var ise, sağ kalan eş de o zümreyle birlikte mirasçı olur. Buna göre;

  1. Sağ kalan eş, miras bırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olursa mirasın 1/4’ünü alır, kalan 3/4’ünü ise miras bırakanın altsoyu yani çocukları alır ve eşit olarak paylaşır.
  2. Sağ kalan eş, miras bırakanın anne ve babasıyla birlikte mirasçı olursa mirasın 2/4‘ünü alır, kalan 2/4’ünü ise anne ve baba eşit olarak paylaşır.
  3. Sağ kalan eş, miras bırakanın büyükanne ve büyükbabasıyla birlikte mirasçı olursa mirasın 3/4’ünü alır, kalan mirası büyükanne ve büyükbaba alır ve eşit olarak paylaşır.

Saklı Pay Nedir?

Mirasta saklı pay, mirasçıların yasal miras payının belirli bir oranıdır. Bir diğer adı da zorunlu miras payı dır.  Miras bırakan bu oranlar üzerinde tasarruf edemez. Saklı pay mirasçıları; birinci zümrede miras bırakanın altsoyu (birinci zümrenin tamamı) yani çocuklar, torunlar, torun çocuklarıdır. İkinci zümrede ölenin ana ve babası saklı pay sahibidirler. Bunun yanında eşin de saklı payı mevcuttur. Ancak bunların dışındaki akrabaların saklı payı yoktur. Örneğin kardeşler saklı pay hakkına sahip değildir.

Saklı Pay Oranı Ne Kadardır?

Miras bırakanın altsoyu için yasal miras payının yarısı (1/2’si) saklı paydır. Örneğin, ölümünden sonra mirasçı olarak üç çocuğu ve eşi kalan miras bırakan tüm malvarlığını vasiyetname yoluyla eşine bıraksa dahi paylaşım mirasçıların saklı payı dikkate alınarak yapılacaktır. Saklı paydan önce yasal paylara göre hesap yapıldığında;  birinci zümrede mirasın ¼’ü eşe ¾’ü çocuklara kalacak ve üç çocuk kendi aralarında eşit olarak ¼ oranında kazanım elde etmeleri gerekecekti. Ancak örneğimizde yasal paylaşımı aşan bir tasarruf söz konusu olduğu için çocuklar bu miktarda bir kazanım elde edemeyeceklerdir. Burada her çocuğun saklı payı, yasal miras paylarının yarısı olduğundan gerçekte çocuklara kalacak miktar mirasın 1/8’i kadar olacaktır.

Anne-Baba ve Mirasta Saklı Pay Hakları: Ana ve babanın her biri için yasal miras payının dörtte biri(1/4’ü) saklı pay olarak kabul edilir.

Sağ Kalan Eş İçin Saklı Pay: Sağ kalan eş için altsoy ile birlikte (1. Zümre) veya ana-baba ile birlikte (2. Zümre) mirasçı olması durumunda yasal miras payının tamamı; diğer durumlarda yani tek başına veya 3. Zümre ile birlikte mirasçı ise burada da yasal miras payının dörtte üçü (3/4’ü) saklı pay olarak kabul edilmiştir.

Tenkis Davasını Kimler Açabilir?

Tenkis davasını yukarıda açıklandığı üzere saklı payının ihlal edildiğini ileri süren her mirasçı açabilir. Saklı payı ihlal edilen birden fazla mirasçının olması durumunda, bu kişiler tenkis davasını birlikte açabilecekleri gibi, ayrı ayrı da açabilirler. Ancak dava sonucunda verilen karar kişisel etkili olduğundan, yalnızca davanın tarafları arasında hüküm doğurur. Bu sebeple, dava açmamış ya da davaya katılmamış mirasçıların tenkis kararından yararlanabilmeleri mümkün değildir.

Tenkis Davası Nerede ve Ne Zaman Açılır?

Tenkis davası miras bırakanın son yerleşim yerindeki asliye hukuk mahkemesinde açılmalıdır. Tenkis davası açma hakkı, mirasçıların saklı paylarına tecavüz edildiğini öğrendikleri andan itibaren bir yıldır. Vasiyetnameler hakkında açılacak davalar vasiyetnamenin açıldığı tarihten ve diğer tasarruflar hakkında mirasın açılmasından itibaren on yıl geçmekle düşer (TMK m. 571). Ancak bir tasarrufun iptali diğerini ihya ediyorsa (canlandırıyorsa) süreler ancak bu iptal kararının kesinleştiği tarihte işlemeye başlar. Burada bir yıllık süre mirasın açılmasından önce işlemez. Yani mirasçı yapılan tasarrufun saklı payına tecavüz ettiğini mirasın açılmasından önce öğrense bile süreler işlemez. Aynı şekilde vasiyetnameler açısından da vasiyetname açılmadan bu süre işlemez. On yıllık sürenin başlangıcı ise sağlar arası kazandırmalar ve miras mukaveleleri için mirasın açıldığı tarih, vasiyetname için vasiyetnamenin açıldığı tarihtir. Vasiyetnamenin açılma tarihi vasiyetnamenin Sulh Mahkemesine tevdi edilmesini takiben hakim tarafından bilinen mirasçıların çağrılarak huzurlarında açıldığı gündür. Diğer özel bir durum olarak da eğer bir tasarrufun iptali ile tenkise tabi bir tasarruf geçerlilik kazanıyor ise süreler bu andan itibaren işlemeye başlar.

Tenkis davası görüldüğü üzere teknik bir dava olup bu işlemlerde herhangi bir hak kaybı yaşamamak için alanında uzman bir avukattan destek almak çok faydalı olacaktır. Bu bağlamda konuyla ilgili daha fazla bilgi almak için Bursa’da faaliyet gösteren Bursa Miras Hukuku Avukatı Av.İrfan Şengül’e, info@avirfansengul.com e-mail adresinden veya iletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

Tenkis Davası

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön
×
Tasarım: Bursa Web Tasarım