Alacağı için elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, genel haciz takip yoluna gidebileceği gibi kambiyo senetlerine özgü haciz takip yoluna da başvurabilir. Alacaklının kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluna başvurabilmesi için alacağının senede bağlanmış olması ve bu senedin de kambiyo senedi niteliğinde olması gerekir. Kambiyo senetleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş olan bono (TTK m. 776 vd.), poliçe (TTK m. 671 vd.) ve çektir (TTK m. 780 vd. 5941 sayılı ÇekK.). Alacaklının elinde bu tür bir kambiyo senedi yoksa veya senet, unsurlarını taşımadığından kambiyo senedi vasfında değilse, alacaklının kambiyo senedine dayanarak takip yapma yetkisi yoksa, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe başvurulamaz; bu durumda takip yapmak isteniyorsa, genel haciz yoluyla takip yapılmalıdır.
Bursa Avukat ve Bursa İcra Hukuku Avukatı olarak genel anlamda İcra Hukukunun konusuna giren tüm alanlarda, özel anlamda ise kambiyo senedine özgü haciz yoluyla takip konusundaki tüm sorularınızı Bursa İcra Hukuku Avukatı Av. İrfan Şengül’e sorabilirsiniz.
Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip, genel haciz yoluyla takip prosedürüne paralel düzenlenmiş olup; takibin temel aşamaları da aynıdır. Bu takip yolunda da, takip talebi, ödeme emri, takibin kesinleşmesi, haciz, satış, paraların paylaştırılması aşamaları bulunur. Ancak takip talebinde bulunulup borçluya ödeme emri gönderildikten sonra borçlu olan kişinin bu ödeme emrine karşı koyması açısından genel haciz yolunda olmayan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluna özgü bazı itiraz yolları bulunmaktadır. Şimdi bu usulleri detaylı olarak ayrı başlıklar halinde ele alalım.
Ödeme Emrine İtiraz Edilmesi
Ödeme emrine itiraz etmek isteyen borçlunun, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurması gerekir. Gerek borca, gerekse imzaya itiraz dilekçe ile yapılır; sözlü itiraz geçersizdir (İİK m. 168/I, b. 4-5). Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borca ve imzaya itiraz satıştan başka icra takip işlemlerini durdurmaz (İİK m. 169, c. 2; 170/I). Ancak, icra mahkemesi duruşmadan önce yapacağı incelemede, borçlunun itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü hususları ve eklediği belgeleri dikkate aldığında, itirazın ciddi olduğu kanaatine varırsa, itirazla ilgili olarak esas kararını verinceye kadar takibin geçici olarak durdurulmasına karar verebilir (İİK m. 169a/II, 170/II). Bu karar, esasen bir tedbir niteliğindedir. Görüldüğü üzere, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte itirazın süresi, yapıldığı merci, ileri sürülüş tarzı, içeriği ve sonuçları genel haciz yolundan farklıdır. Ayrıca, burada itiraz doğrudan icra mahkemesine yapıldığından hem itiraz makamı hem de inceleme makamı aynıdır. Dolayısıyla bu takip yolunda, itirazın kesin kaldırılması ya da geçici kaldırılmasından da söz edilemez. Ancak itirazların incelenmesi sırasında bu hükümlerden kıyasen yararlanılır.
İmzaya İtiraz
Borçlu, takip konusu senedin altındaki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ediyorsa, bu konudaki itirazını ayrıca ve açıkça beş gün içinde icra mahkemesine bildirmelidir; aksi halde kambiyo senedindeki imza, borçluya ait sayılır (İİK m. 168/I, b. 4; m. 170/I). İmzaya itiraz üzerine icra mahkemesi incelemesini, genel haciz yolundaki imza incelemesine ilişkin olan 68a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapar (İİK m. 170/III, c. 1).
İcra mahkemesi, bu inceleme sonunda imzanın borçluya ait olmadığı kanaatine varırsa, itirazın kabulüne karar verir ve bununla takip daha önce geçici olarak durdurulmuşsa durmaya devam eder; daha önce geçici durdurma kararı verilmemişse takip durur. Bu durumda alacaklının genel hükümlere göre dava açma hakkı saklıdır (İİK m. 170/III, c. 2, 3). Şayet alacaklı senedi takibe koymakta kötü niyetli veya ağır kusurlu ise, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmayan tazminata ve yüzde onu oranında para cezasına mahkum edilir. Ancak alacaklı genel mahkemede dava açarsa, tazminat ve para cezasının tahsili bu davanın sonuna kadar ertelenir (İİK m. 170/IV).
İcra mahkemesi, incelemesi sonunda imzanın borçluya ait olduğu kanaatine varırsa, itirazın reddine karar verir. Bu kararla, takibin daha önce geçici olarak durdurulmasına karar verilmişse (İİK m. 170/II), durdurma kararı kalkar ve takibe devam edilir. Ayrıca, itiraz ile takibin geçici olarak durdurulmasına karar verilmişse, icra mahkemesi, borçluyu
takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmayan inkâr tazminatına ve yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Şayet borçlu menfi tespit ve istirdat davası açarsa, tazminatın tahsili dava sonuna kadar ertelenir (İİK m. 170/III, c. 4, 5).
Borca İtiraz
İmzaya itiraz dışında kalan diğer itirazlar, borca itirazdır. Borçlu, takip konusu senetten dolayı borçlu olmadığını iddia ediyorsa bu konudaki itirazlarını beş gün içinde sebepleri ile birlikte icra mahkemesine bildirmelidir (İİK m. 168/b. 5; 169). Bu itiraz üzerine icra mahkemesi, incelemesini duruşmalı olarak yapar ve tarafları otuz gün içinde duruşmaya çağırır (İİK 169a/I, c. 1).
İcra mahkemesi yaptığı incelemede, borçlunun itirazının haklı olduğu kanaatine varırsa, itirazın kabulüne karar verir ve daha önce geçici durdurma kararı verilmemişse takip durur (İİK m. 169a/V) ve kararın kesinleşmesi ile takip iptal edilir. Burada iptal edilen sadece takiptir, takip konusu senedin iptaline karar verilemez. İcra mahkemesi, incelemesinde, borçlunun itirazının haksızlığına kanaat getirirse, itirazın reddine karar verir. Bu kararla birlikte takibe devam edilebilir.
İtirazın esasa ilişkin sebeplerle kabulü halinde kötü niyetli veya ağır kusuru bulunan alacaklı, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere; itirazın reddi halinde takip daha önce geçici durdurulmuş ise borçlu, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edilir. Her iki durumda da diğer tarafın
talebi gereklidir. Borçlu, menfi tespit veya istirdat davası ya da alacaklı genel mahkemelerde dava açarsa, hükmolunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar ertelenir (İİK m. 169a/VI).
Ödeme Emrine Karşı Özel Şikayet
Borçlu, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte de, şartları oluştuğunda, daha önce açıklanan süresiz veya yedi günlük şikâyet yoluna başvurabilir. Ancak, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, bu genel hükümlerin dışında özel şikâyet durumu düzenlenmiştir. Zira, icra müdürü, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, senedin kambiyo senedi olup olmadığını (bu çerçevede takip yapanın yetkili olup olmadığını) ve senedin vadesinin gelip gelmediğini incelemekle yükümlüdür.
Senedin Kambiyo Senedi Vasfına ve Takip Hakkına İlişkin Şikayet
Borçlu, alacaklının kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe başvurma hakkının bulunmadığını ileri sürüyorsa, bunu beş gün içinde icra mahkemesine şikâyet yoluyla bildirmelidir (İİK m. 168/I, b. 3; m. 170a). Kambiyo senedi niteliği taşımayan bir senede dayanarak ödeme emri gönderilirse, alacaklı yetkili hamil değilse, kambiyo senedinde
borçlu olmayana karşı takip yapılırsa, protesto çekilmesi gereken durumlarda protesto çekilmemişse beş günlük şikâyet söz konusudur. Beş gün içinde yapılan şikâyet takibi durdurmaz. Ancak icra mahkemesi bu konuda karar verebilir (İİK m. 22). İcra mahkemesi, süresinde usulüne göre yapılan itiraz veya şikâyet üzerine veya senedin kambiyo senedi niteliği taşımadığını ya da alacaklının takip hakkına sahip bulunmadığını kendiliğinden dikkate alarak da takibin iptaline karar verebilir (İİK m. 170a/II). İcra mahkemesin bu yetkisi, sadece itiraz ve şikâyet yoluna başvurulması durumunda ortaya çıkar. Bunun dışında özellikle takip kesinleştikten sonra kendisine intikal eden şikâyetler üzerine belirtilen durumları dikkate alarak bir karar veremez. Şayet imzaya itiraz geri alınmış ya da borç kısmen veya tamamen kabul edilmişse bu hüküm uygulanmayacaktır (İİK m. 170a/III).
Vadeye ve Senet Aslının Verilmemesine İlişkin Şikayet
İcra ve İflâs Kanununun 170a maddesi dışında kalan durumlarda, şikâyet konusunda genel hükümler geçerlidir. Bazı hususlar, genel haciz yoluyla takipte şikâyet konusu yapılamazken, kambiyo senetlerine özgü haciz yolunda şikâyet konusu olabilir. Ancak, bu durumlarda İİK’nun 170a maddesinde olduğu gibi şikâyet için özel bir süre öngörülmediğinden, yedi günlük genel şikâyet süresi uygulanacaktır. Bu çerçevede kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, icra müdürü senedin vâdesinin gelip gelmediğini incelemelidir. Şayet icra müdürü bu konuda yanılgıya düşmüşse yedi günlük şikâyet söz konusu olacaktır. Bunun dışında daha önce belirtildiği gibi senedin aslı ya da çeklerde kısmî ödemede onaylı örneği veya gerekli ise protesto evrakı icra dairesine verilmezse aynı şekilde şikâyet süresi yedi gündür.
Görüldüğü gibi kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu oldukça teknik ve içinde çokça süreler barındıran bir yoldur. Bu nedenle alanında uzman bir avukatı yardımı herhangi bir hak kaybı olmaması adına çok önemlidir. Bu bağlamda konuyla ilgili daha fazla bilgi almak için Bursa’da faaliyet gösteren Bursa İcra Hukuku Avukatı Av. İrfan Şengül’e, info@avirfansengul.com e-mail adresinden veya iletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.