İcra hukukunu kısaca alacaklının alacağının kamu otoritesi vasıtasıyla borçludan alınmasını sağlayan bir dizi kurallar bütünü olarak tanımlamak mümkündür. Bu kapsamda borçludan alacağını kendisi alamayan alacaklı icra dairesine başvurarak cebri icra sürecini başlatır. Yapılan tebligatlar sonrasında sonuç alınamaması durumunda haciz işlemine geçilir. Borçlunun eşyaları üzerinde haciz işlemi uygulanarak haczedilen mallar satılıp alacaklının alacağının ödenmesi amaçlanır. İşte söz konusu bu haciz işlemi sırasında bazen borçluya ait olmayan eşyalarda haczedilebilmektedir. Bu amaçla haciz işlemi yapılırken üçüncü kişilere ait bazı malların borçlunun olduğu kabul edilerek haczedilmesi de mümkündür. İşte böyle bir durumda istihkak iddiası gündeme gelecektir.
Bursa Avukat ve Bursa İcra Avukatı olarak genel anlamda İcra Hukukunun konusuna giren tüm alanlarda, özel anlamda ise hacizde istihkak davası konusundaki tüm sorularınızı Bursa İcra Hukuku Avukatı Av. İrfan Şengül’e sorabilirsiniz.
İcra Hukukunda Haciz
İcra ve İflas Kanunu’nun 85. maddesinde icra hukukunda haciz işlemi düzenlenmiştir. Buna göre “Borçlunun kendi yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır mallariyle taşınmazlarından ve alacak ve haklarından alacaklının ana, faiz ve masraflar da dahil olmak üzere bütün alacaklarına yetecek miktarı haczolunur.” Söz konusu madde kapsamında borçluya ait olan mallar, taşınmazlar ve haklar, üçüncü kişinin elinde bulunsa dahi haczedilebilir. Borçlunun veyahut alacaklının gösterdiği adrese hacze gidilebilmektedir. Gidilen adreste borçluya ait olduğu iddia edilen mallara haciz konulabilmektedir.
İstihkak İddiası Nedir?
İstihkak iddiası, İcra İflas Kanunu’nun 96. maddesine göre, borçlunun, yukarıda anlatıldığı üzere haczedilen malın üçüncü bir kişiye ait veya rehinli bulunduğunu ya da üçüncü kişinin o malın kendisine veya başka bir üçüncü kişiye ait olduğunu veya o mal üzerinde kendisinin veya başka bir üçüncü kişinin rehin hakkı bulunduğunu ileri sürmesidir.
Haciz işleminde istihkak iddiası varsa sonrasında buna dayalı olarak istihkak davası açılabilir. Ancak istihkak davasının açılabilmesi için öncesinde istihkak iddiasında bulunulması gerekmektedir. Yani istihkak iddiası takip hukukundaki istihkak davasının ön şartıdır. Ancak usulüne uygun olarak ve borçlu ya da üçüncü kişi veya bu kişilerin yetkili temsilcileri tarafından yapılmış geçerli bir istihkak iddiası, istihkak davasına konu olabilir.
İstihkak İddiasına İtiraz
İİK md. 96 gereğince ileri sürülen istihkak iddiasına karşı, alacaklı ya da borçlu veya her ikisi üç gün içinde itiraz ederse, icra müdürü, dosyayı icra mahkemesine gönderir. Eğer itiraz, üç günlük süreden sonra yapılırsa, geçersiz olur ve sonuç doğurmaz. Bu durumda, icra müdürü dosyayı icra mahkemesine gönderemez. Çünkü artık istihkak iddiası kabul edilmiş sayılır.
Dosyayı alan icra mahkemesi; takibin ertelenmesine veya takibin devamına karar verecektir. Bu aşamada İcra mahkemesi, istihkak iddiasının esası hakkında karar veremez. Ayrıca takibin iptaline karar verilmesi de mümkün değildir. İcra mahkemesi bu kararını dosya üzerinde yapacağı inceleme ile ya da duruşma yaparak verirken uygulamada, genellikle duruşmaya gerek görülmemekte ve dosya üzerinde inceleme ile yetinilerek gerekli karar verilmektedir. İstihkak iddiasına itiraz üzerine takibin devamına ya da takibin ertelenmesine karar verecek olan icra mahkemesi, asıl takibin yapıldığı icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesidir. İcra mahkemesince istihkak iddiasının sırf satışı geri bırakmak amacı ile veya dürüstlük kuralına aykırı olarak kötüniyetle yapıldığını gösteren ciddi nedenler bulunduğu takdirde takibin devamına aksi halde takibin ertelenmesine karar verilir.
İstihkak Davası Nedir?
Yapılan haciz işleminde istihkak iddiasında bulunulmuş ve yukarıda açıklandığı üzere bu istihkak iddiasına üç gün içinde itiraz edilmiş ise icra mahkemesi takibin devamına veya takibin ertelenmesine karar verecektir. İşte icra mahkemesinin takibin devamı ya da ertelenmesi kararına karşı 7 gün içinde açılacak davaya istihkak davası denir.
İstihkak Davasında Davacı ve Davalı Kimdir?
Haczedilen mal, borçlunun ya da borçlu ile birlikte üçüncü kişinin müşterek zilyetliğinde (İİK. 96, 97) ise, istihkak davası açma yükümlülüğü, istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişiye aittir. Haczedilen malın üçüncü kişinin elinde bulunması halinde açılan istihkak davalarında ise, davacı, kural olarak icra müdürü tarafından kendisine istihkak davası açması için yedi günlük süre verilen alacaklıdır. Borçlunun ise istihkak davası açma hakkı yoktur.
Üçüncü kişinin davacı olarak yer aldığı istihkak davası, haciz koydurmuş olan ve üçüncü kişinin istihkak iddiasına itiraz etmiş olan alacaklıya karşı açılır. Bu davalarda uyuşmazlık istihkak iddiasında bulunan üçüncü kişi ile alacaklı arasında bulunduğundan, açılan istihkak davalarında mutlaka alacaklının davalı olarak gösterilmesi gerekir. Alacaklı, haciz koydurmuş olmasına rağmen, üçüncü kişinin istihkak iddiasına itiraz etmemişse, ona karşı istihkak davası açılamaz. Haczedilen malın üçüncü kişinin elinde bulunması halinde alacaklı tarafından açılacak istihkak davalarında ise, davalı; kural olarak hacizli malı elinde bulunduran ve istihkak iddiasında bulunmuş olan üçüncü kişidir.
İstihkak Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?
Haciz sebebiyle istihkak davasında görevli mahkeme İcra Mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise icra takibinin yapıldığı yer veya davalının yerleşim yeri mahkemesidir.
İstihkak davaları oldukça detaylı bir konu olduğundan bu işlemlerde herhangi bir hak kaybı yaşamamak için alanında uzman bir avukattan destek almak çok faydalı olacaktır. İstihkak davası hakkında daha fazla bilgi ve danışmanlık almak için Bursa’da faaliyet gösteren Bursa İcra Avukatı Av.İrfan Şengül’e, info@avirfansengul.com e-mail adresinden veya iletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.