Aile hukukunun en temel konularından birisi şüphesiz boşanma ve boşanmaya bağlı sonuçlardır. Boşanma kararında ele alınması gereken en önemli konulardan birisi ise velayet konusudur. Hakim, dava ve dosyanın durumuna göre müşterek çocuğun velayetini anne yada babadan birisine verecektir. Bu durumda, velayet hakkını vermediği diğer tarafla çocuk arasında ise kişisel ilişki kuracaktır. Uygulamada, kişisel ilişkinin kurulmasının unutulduğu veya kurulan ilişkinin değiştirilmesinin istendiği durumlarda bu tarz taleplere ilişkin davalar açılabilmektedir.
Bursa Avukat ve Bursa Boşanma Avukatı olarak genel anlamda Aile Hukukunun konusuna giren tüm alanlarda, özel anlamda ise çocukla kişisel ilişki kurulması davası konusundaki tüm sorularınızı Bursa Aile Hukuku Avukatı Av. İrfan Şengül’e sorabilirsiniz.
Kişisel İlişki Hangi Durumlarda Kurulur?
Kişisel ilişki kurma hakkı, genellikle boşanma ve ayrılığa karar verilmesi sonrasında gündeme gelse de, uygulama alanı aslında çok daha geniş olup aşağıda görüldüğü şekildedir:
- Boşanma (Türk Medeni Kanunu md. 182/I-II, md. 336/III)
- Ayrılığa Karar Verilmesi (Türk Medeni Kanunu md. 182/I-II, m. 336/II)
- Ortak Hayata Ara Verilmesi (Türk Medeni Kanunu m. 197/IV, m. 336/II)
- Ana ve Babanın Evli olmaması (Türk Medeni Kanunu m. 337, m. 323)
- Ana ve Babadan Velayet Hakkının Kaldırılması veya Velayetin Değiştirilmesi (Türk Medeni Kanunu m. 348, m. 323)
- Ana ve Babanın Velayet Hakkı Kaldırılmamakla Birlikte Çocuğun TMK m. 347 Uyarınca bir Aile Yanına veya Kuruma Yerleştirilmesi (Türk Medeni Kanunu m. 323)
Çocukla Kişisel İlişki Kurabilecek Kişiler Kimlerdir?
Kişisel ilişki kurma hakkına ilişkin hükümler Türk Medeni Kanunu’nun 323-326 maddeleri arasında düzenlenmiştir. TMK md. 323 uyarınca; ana ve babadan her biri, velâyeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir. TMK’nın 325. maddesine göre olağanüstü hâller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir. Bu duruma örnek olarak çocuğu büyüten dede veya anneanne-babaanne gibi akrabalar gösterilebilir. Mesela bir evlilikte eşler müşterek çocukları ile ilgilenmeyerek ayrı yaşayabilir ve çocuğun bütün ihtiyaçlarıyla dedesi ilgilenmiş olabilir. Bu tarz bir durumda zamanla eşler biraraya gelip çocuklarını dedesi ile görüşmesine engel olmak isterlerse dede olan kişi bu davayı açarak torunuyla arasında kişisel ilişki kurulmasını talep edebilir.
Çocukla Kişisel İlişki Kurulmasına İlişkin Kararlar Nasıl İcra Edilir?
Çocukla kişisel ilişki kurulduktan sonra bu kararın uygulaması eskiden icra daireleri aracılığıyla yapılmaktaydı. Çocuğun teslimi sırasında icra görevlileri ve kolluk güçleri mahkeme kararının gereğini yerine getirirken bazı durumlarda insani olarak dramatik görüntüler yaşanabilmekteydi. Kamuoyuna ve medyaya yansıyan haberlerin ardından artık bu konuda daha modern ve çağdaş yasalar yapılmış ve çocuğun üstün yararı gözetilerek teslim süreci en güzel bir şekilde yerine getirilmeye çalışılmıştır.
5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 41/A maddesi gereğince çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair aile mahkemeleri tarafından verilen ilam veya tedbir kararları, çocuğun üstün yararı esas alınarak, Adalet Bakanlığınca kurulan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerince bu Kısım hükümlerine göre yerine getirilir. İlam ve tedbir kararları müdürlük tarafından görevlendirilen psikolog, pedagog, sosyal çalışmacı, çocuk gelişimci ve rehber öğretmen gibi uzmanlar, uzmanın bulunmadığı yerlerde ise öğretmen marifetiyle yerine getirilir.
Çocukla Kişisel İlişkinin Kurulmasında Yetkili ve Görevli Mahkeme Neresidir?
Çocuğun velayetini ellerinde bulundurmayan veya çocuk kendilerine bırakılmamış olan ana babanın ve üçüncü kişilerin, çocukla kişisel ilişki kurmaları ancak mahkeme kararıyla mümkündür. Şayet çocukla kişisel ilişki kurulmasına yönelik bir mahkeme kararı henüz alınmamışsa, çocukla kişisel ilişki kurulmasına yönelik düzenleme yapılıncaya kadar, çocukla kişisel ilişki ancak velayet hakkına sahip ana veya babanın veya çocuk kendisine bırakılmış olan kişinin rızasıyla kurulabilir (TMK md. 326/II).
Çocukla kişisel ilişki kurulması istemi ile açılacak olan dava, anne- babadan birinin yerleşim yerinde açılabileceği gibi kişisel ilişki kurulmasıyla ilgili bütün düzenlemelerde Türk Medeni Kanunu madde 326 gereği çocuğun oturduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Görevli mahkeme ise aile mahkemeleridir.
Çocukla kişisel ilişki kurulması davası hakkında daha fazla bilgi ve danışmanlık almak için Bursa’da faaliyet gösteren Bursa Aile Hukuku Avukatı ve Bursa Boşanma Avukatı Av.İrfan Şengül’e, info@avirfansengul.com e-mail adresinden veya iletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.